Gezi direnişi davasından 805 gündür tutuklu bulunan şehir plancısı Tayfun Kahraman’ın 2005 yılından beri MS (multiple skleroz) tedavisi gördüğü öğrenildi.
T24 yazarı Murat Sabuncu, Gezi Davası’ndan tutuklu Tayfun Kahraman’ın MS hastası olduğunu yazdı.
Sabuncu’nun yazısı şöyle:
“Bir süre önce öğrendiğim bir bilgiyi paylaşacağım. Tayfun Kahraman sessizce zor bir hastalıkla mücadele etmeye çalışıyor. Kendisine 2005 yılında MS (multiple skleroz) teşhisi konulmuş. Merkezi sinir sistemini etkileyen, yakın takip isteyen zor bir hastalık. O günden bugüne İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı’nda görevli doktorların takibinde. Hapse girdikten sonra da 27 aydır üç ayda bir hastaneye sevki yapılıyor kontrol için. Tabii elleri kelepçeli jandarma eşliğinde götürülüp getiriliyor. Son olarak 8 Mayıs’ta kontrolü yapılmış sonraki kontrol ağustosun ilk haftası. Ki o hafta kızı Vera’nın da doğum gününe denk geliyor. Babadan-evlattan-eşten-aileden uzak geçen 2.5 yıl.
Tayfun Kahraman, kendisine MS tanısı konulduktan sonra sağ el ve sağ bacakta güçsüzlüğe yol açan ataklar geçirmiş. Tip 1 denilen ‘Remitting Relapsing Mulitpl Skleroz’, yani her atağın vücudun başka bir yerine vurduğu, beyinde ve omurgada her atakta başka bir yerinde lezyon oluşturan ama ilaç tedavisine yanıt veren bir tip. MS’in dört farklı tipi var. Bunlar ataklı yineleyici (RRMS), ataklı ilerleyici (RPMS), birincil ilerleyici (PPMS) ve ikincil ilerleyici (SPMS) olarak tanımlı. Umarım asla olmaz ama tıbben tipler arasında olumsuz anlamda geçiş ne yazık ki mümkün.
“DOKTOR RAPORUNUN GEREĞİ YERİNE GETİRİLMEDİ”
MS tedavisinde en az ilaç kadar önemli başka bir nokta da düzenli egzersiz yapılması gerekliliği. Şu an haftada bir gün spor saatinde buna imkân buluyor. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde tedavi olduğu bölümün yazdığı bir rapor var. Şöyle deniyor:
‘Hastanın mevcut MS hastalığında egzersiz ve hareket en az kullanılan tedaviler kadar önemli olup, Tayfun Kahraman’ın düzenli her gün spor saatlerinin ayarlanması ve egzersiz yapmasının sağlanması rica olunur.’
Peki bu doktor raporunun gereği yerine getirildi mi? Yanıt hayır. Hapishane yetkilileri kimi ‘organizasyonel yetersizlikten’ bahsediyor ama bir hayat söz konusu.
Tayfun Kahraman ve ailesi bu durumu çok fazla duyurmuyor. Ancak bir yandan da zor, ihmâl edilmemesi gereken bir sağlık sorunu ile baş edilmeye çalışılıyor. Gezi’de uygulanmayan mahkeme kararlarının uygulanması, Anayasa Mahkemesi önünde bekleyen dosyanın hızlı bir şekilde gündeme alınması gerekiyor.”