Çin Dışişleri Bakanı: ABD İle Barış İçinde Yaşamayı Aramalıyız

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, 14. Ulusal Halk Kongresi kapsamında gerçekleştirilen basın toplantısında yerel ve uluslararası medya mensuplarının sorularını yanıtladı. Bakan Wang Yi, ABD ile gümrük tarifesi savaşının taraflara bir şey kazandırmayacağını söyledi ve dünyanın en büyük gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeleri olarak her iki tarafın barış içinde bir arada yaşamayı hedeflemesi gerektiğini vurguladı.

“Sadece baskıya karşılık veririz”

Wang Yi, ABD Başkanı Donald Trump döneminde Çin’in ABD’ye yaklaşımına ilişkin soruya, “Önce kendi sorunlarına bakmalıdır” şeklinde bir Çin atasözüyle cevap verdi. Wang Yi, “ABD, gümrük vergileri ve ticaret savaşlarından ne kazandığını analiz etmelidir. Ticaret açığı arttı mı? Üretim rekabet gücü arttı mı? Enflasyon düzeldi mi? Vatandaşların refahı iyileşti mi?” diye konuştu. Wang, “Hiçbir ülke Çin’e baskı yaparken diğer yandan iyi ilişkiler sürdürebileceğini düşünmemelidir. Bu ‘ikiyüzlü’ yaklaşım ilişkilerin istikrarı ve güven inşası için uygun değil” ifadelerini kullandı. Wang, “Çin-ABD ekonomik ve ticari ilişkileri karşılıklıdır. İş birliği yaparsanız, kazan-kazan sonuçları elde edersiniz. Sadece baskı uygularsanız, Çin kararlı bir şekilde karşılık verir” dedi.

“Fentanil sorunu ABD’nin kendi sorunu”

Wang, Trump’ın yeni gümrük vergilerinin Çin’in ABD’deki fentanil krizine yardımcı olmaması nedeniyle bir ceza olduğunu söylemesini reddederek, “Fentanilin kötüye kullanımı ABD’nin kendi sorununu çözmesi gereken bir sorundur” dedi. ABD’deki fentanil krizine karşı Çin ile iş birliğini överek, Washington yönetiminin “iyiliğe öfkeyle karşılık vermemesi, hatta gereksiz yere gümrük vergileri koymaması gerektiğini” belirtti. Wang, artan gerginliklere rağmen her iki ülkenin hala “geniş ortak çıkarlara ve iş birliği alanına” sahip olduğunu vurguladı.

“Gelişen Ülkelerin Temsil ve İfade Gücünü Artırmalıyız”

Gelişen ülkelere “küresel yönetimde temsil ve ifade gücünü artırmaya devam etmeleri” çağrısında bulunan Wang, Washington’un eylemlerine gönderme yaparak, “Her ülke kendi önceliklerini vurgularsa, dünya orman kanunlarına döner, küçük ülkeler bunun bedelini öder. Büyük güçler kar odaklı olmamalı ve zayıflara zorbalık uygulamamalıdır” dedi.

“Gazze Filistinlilere Aittir”

Wang Yi, ABD’nin Gazze’yi alması ve Filistinlileri topraklarından sürmesini içeren “Gazze planına” karşı çıktı. Wang, Gazze’nin Filistinlilere ait olduğunu ve zorla yapılacak her değişikliğin yeni çatışmalara yol açacağını söyledi. Wang, “İsrail-Filistin çatışması, iki devletli çözümde yarı yarıya kaldığı için sürekli tekrarlanıyor. İsrail devleti gerçek bir gerçektir, ancak Filistin devleti hala çok zor bir konumda” ifadelerini kullandı.

“Ukrayna-Rusya Savaşı”

Wang Yi, Ukrayna savaşını sonlandırmak için adil, kalıcı ve bağlayıcı bir barış anlaşması elde etmek istediklerini belirtti. Wang, “Çin, ilgili tarafların uluslararası toplumla birlikte krizin kalıcı çözümü ve barışın sağlanması konusunda yapıcı bir rol oynamaya devam etmeye hazırdır” dedi. Wang ayrıca, Çin-Rusya ilişkilerinin “jeopolitik oyunların bir parçası olmadığını, dünya çapındaki değişimde sabit kaldığını” söyledi.

“Güney Çin Denizi Egemenlik Sorunu”

Güney Çin Denizi’nde Filipinler ile süregelen askeri krizle ilgili soruları yanıtlayan Yi, Batı’nın Filipinler’i Çin’e karşı kışkırtıcı amaçlarla kullandığını belirtti ve durumu “gölge oyunları” olarak nitelendirdi. Wang, Güney Çin Denizi’nde kalıcı barış ve istikrar için Çin ve ASEAN ülkelerinin görüşmelerini sürdürdüklerini ve diğer tüm kışkırtmaların Batı’nın Filipinler’i kullanmasından kaynaklandığını vurguladı.

“Tayvan Çin’in Ayrılmaz Bir Parçasıdır”

Tayvan hakkındaki soruları da cevaplayan Wang Yi, BM’nin Tayvan’ın Çin’in bir parçası olduğunu kabul ettiğini hatırlatarak, “Tayvan hiçbir zaman bağımsız bir ülke olmadı ve olmayacak” dedi. Wang, “Tayvan, Çin topraklarının ayrılmaz bir parçasıdır. Tayvan’ın bağımsızlık talebi Çin’in içişlerine karışmak anlamına gelir ve Tayvan’ın bağımsızlığının tanınması Tayvan Boğazı’nın istikrarını tehdit eder” sözleriyle konuştu.